Bizim Viyanamız III

Yine kapalı ama dün kadar yağmurlu olmayan bir sabah, şahane peynir ve ekmek çeşitleri ile evde yaptığımız kahvaltının ardından Rathauss´a gittik. Saat 12 de Önemli dini kişilere ait figürlerin hepsinin birden geçtiği 12 dakikalık bir seremoni olduğunu bildiğimiz saati arıyorduk. Aradığımız saat maalesef burada değilmiş. Hohermarkt meydanında yer alan Ankeruhr imiş. Saat 12 yi kaçırdığımız için Ankeruhr´u başka güne bırakıp muhteşem belediye binasının avlusunu ve girişini gezmeye karar verdik. Bu tarihi binanın çok güzel çiçekler ve ağaçlarla dolu avlusu her daim hareketli. Viyana 1.Bölge Ringi üzerinde Hofburg hizasında Burgring caddesinin karşı tarafında çok detay bir doğa tarih müzesi olan Natural Historiche Museum, tam karşısında da National Kunst Museum var, Ulusal sanat müzesi. Ulusal tarih ve sanat müzelerinin bir üst sokağında, Museumsquartier yer alıyor. Müzeler merkezinde bulunan Leopold Müzesi öne çıkanlardan. 2001 yılında Rudolf ve Elisabeth Leopold´un, koleksiyonlarını bağışlamasıyla kurulmuş. En önemli özelliği dünyanın en büyük Egon Schiele ve Gustaw Klimt koleksiyonuna sahip olması. Eserlerin sergilenmesi açısından çok rahat gezilebilen, Viyana´ya gelen ünlü konukların kesinlikle gezdikleri yeni tarz müzelerden birisiymiş. Tüm müzeler bölgesini, park ve bahçelerini yürüyerek gezdik. İçlerini ve muhteşem olduğunu duyduğum sergileri, özellikle Gustaw Klimt, gezmeyi maalesef bir sonraki seyahatimize bıraktık. Çünkü gün boyu bizim yoğun yürümeli programımıza su koymadan uyan 9 ve 11 yaşındaki çocuklarımızı da memnun etmek gerektiğinden dengeli bir program yapmak gerekiyor. Bu sebeple hedefimizi Mariahilfe caddesinin üzerinde, Amerling sokakta yer alan Hous des Meers isimli büyük akvaryum olarak belirledik. Mariahilfe caddesi bizim Tomalı caddesinin büyüğü gibi, 2 taraflı marka mağazaların, yemek yerlerinin, dükkanların olduğu canlı bir yer. Küçük AVM ler bile var :) Amerling sokakta yer alan Hous des Meers 5 katlı bir akvaryum, çatısından çok güzel şehir manzarası izlenebiliyor. 2.500 m2 alanda 3.500 çeşit hayvan gösteriliyor. Çarşamba ve Pazar saat 15 te piranha ve köpekbalıkları beslenebiliyormuş. Çok çeşitli deniz canlılarına ilave olarak, tropik ev diye adlandırılan bölümde doğal ortamlarına yakın bir atmosferde yaşayan maymunlar, kuşlar, kaplumbağalar var. Bu alanda hayvanlar ile ziyaretçiler arasında bariyer yok, onların alanına doğrudan giriyorsun ama ellemek yasak. İnsanların ortamı hissedebilmesi için böyle düzenlenmiş. Mariahilfe´nin MQuartiere yakın bölgesinde bir paralel sokakta Spittelberg quartier var burası da çok hoş, bohem bir bölge galeriler var entel dantel bir ortam. Burada lüx isimli bir restoranda Muş lu Sabahattin isminde orada mastır yapan bir garson çocuk bizi çok güzel ağırladı. Apfelstrundel, kahve melange, çocukların hotcholate leri nefisti . Viyana´da yemek denince aklınıza leziz bir şinitzel geliyorsa, gitmeniz gereken yegane yer Fig Müller dediler ama biz Fig Müller´i eve getirdik çok şanslıydık. Yalçın söz verdiği akşam yemeğini bugün hazırladı. Özenle hazırlanan hem tavuk hem et Viyana şinitzel, ünlü patates salatası, Chardonay şarap ve adını hatırlayamadığım Viyana´ya özel bir tatlının (içi fıstık ezmesi ile doldurulmuş kayısının haşlanarak labne ile kaplandığı ve kavrulmuş galetaya batırıldığı toplar taze vişnelerden yapılmış sos ile servis ediliyor) yer aldığı muhteşem akşam menüsü eşliğinde sohbetler ile keyfimize diyecek yoktu. Teşekkürler yalçın. Viyana seyahatimize renk kattın.

<<<Önceki Gün ۩ Sonraki Gün>>>