floranatolica
 
Ara Üye girişi DDbtn
-

Yunanistan Güncesi

Figen Balamur Uğur, 2016

Afitos / Yunanistan

4. GÜN 14 Temmuz gününün planı batı kıyısından yukarı çıkıp ilginç hikayeleri olan Neos-mudanya, (Yeni Mudanya) ve Neos-Marmaras (Yeni Marmara) yerleşim yerlerini görmek, batıdaki parmak Kassandra´ya geçmek, orada da mutlaka görülmesi tavsiye edilen Afitos´ta kalmak. Bu sahilde yukarı doğru yol aldıkça tesisler birazcık lüks görünüme büründü ama asla çok katlı değil. Hatta 1 adet sadece 1 adet tatil köyüne bile rastladık. Neos Marmaras Sithonia yarımadasında bir yerleşim yeri, nüfusu 2001 yılında 2.854 olarak belirlenmiş, yaz döneminde ise nüfus 20.000`i buluyormuş. Neos Marmaras`ın kurucuları, Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sırasında Marmara Adası`nda yaşayan Rum nüfus. 1925 yılında Marmara Adası`ndan buraya nakledilen halk birkaç yıl çadırlarda barınmış, hâlâ nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturmakta diyor kaynaklar. Sithonia´dan sonra Kassandra yarımadasına geçtik. Kassandra aslında bir ada. Ana karadan dar bir geçiş ile ayrılmış. Kassandra´da Neo Mudanya ilk giriş noktası ve en büyük ilçelerinden biri. Buradan Yunan adalarına ve Selanik´e feribot seferleri bulunmakta.Neo Mudanya´nın kardeş şehri ise Bursa Mudanya. Mübadele zamanlarında Türkiye´den bir çok Yunanlı buraya yerleşmiş. Kaynaklar kasabada küçük bir tur attığında, kardeşten öte olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz diyor. Yunan devleti mübadele sonrası Anadolu´dan gelenleri geldikleri yerlerin coğrafi özelliğine benzer yerlere yerleştirebilme konusunda bizlere göre daha başarılı olmuş. Kassandra yarım adası, daha yarımada-anakara bağlantısı geçilmeden bile anlaşılabileceği gibi, çok yüksek turistik potansiyele sahip bir bölge. Selanik´e en yakın Halkidiki parmağı olmasından dolayı, İzmir-Çeşme benzetmesi yapıyor seyahat şirketleri. Kassandra yarımadasından hem Kavala hem de Selanik yönüne doğru sayısız otel ve tatil sitesi var yol boyu. Çoğunluk Selanikli yerli turist olsa da, hatırı sayılır sayıda yabancı turist bu bölgeye tatil için geliyormuş. Neo Mudanya´dan geçip içlere doğru yol alıyoruz. Siviri adında küçük bir sahil kasabasına ulaştık. Siviri´de fazla vakit geçirmeden Afitos´a ulaşıyoruz. Afitos gerçekten güzel, albenisi olan bir kasaba. Eski yunan mimarisinin en güzel korunduğu, tepeye kurulu oldukça hoş, samimi, temiz bir kasaba olan Afitos´ta kalmaya karar verdik. Afitos´un denizi ve sahili tropikal adaları andırıyor. Bizim denize girdiğimiz nokta biraz yosunlu ve taşlı idi, biz çok sevmedik sahili. Küçük kasabanın etrafındaki turistik oteller kasabanın mimari dokusuna gönderme yapacak şekilde inşa edilmiş. Kasabanın içindeki otellerde doluluk %100 civarında olsa gerek uzun aramalara rağmen boş yer bulamadık. Avantajı Selanik´e yakın olmak olabilir ama bana göre Kassandra parmağı Sithonia kadar doğal güzellik ve ormanlara sahip değil, yakın civarda hiç kamping te yok. Kararan hava ve acıkan karınlar sebebi kasabanın epey dışında, ana yolun hemen kenarında ilk boş yer bulduğumuz bir otele yerleştik. Bahçe içinde uzaktan denizi gören basit bir yerdi ama odaları güzeldi, temiz ve rahattı. Akşam Afitosu gezdik ve sözü edilen kalabalığı gördük gerçekten. 5. GÜN 15 Temmuz sabah kahvaltıyı Afitos merkezde Türkçe bilen bir arnavutun restoranında yapıp Selaniğe doğru yola koyulduk. Arkadaşımız Şakir-Serap-Derya ailesinin de bu akşam Selanik City otelde olacaklarını bildiğimiz için hoş bir karşılaşma planladık. Selanik, Yunanistan`ın kuzeyinde Makedonya bölgesinin en büyük şehri. Atatürk`ün doğduğu, büyüdüğü şehir, Büyük şair Nazım Hikmet`in memleketi, her biri yürek burkan, binlerce mübadele öyküsünün/filminin geçtiği şehir, Osmanlının İstanbul`dan sonraki en büyük şehri. Şehre girmeden havaalanının hemen yanında, körfeze bakan mavi bayraklı plajların yer aldığı, şehir merkezinden düzenli otobüs seferleri olan Peraia bölgesine uğradık. Çocuklar deniz içindeki şişme trambolin ile epey eğlendi ama yosunlu ve bulanık suyu ile deniz bizi hiç çekmedi. Halkidiki´nin güzel sahillerinden sonra girilmese de olur denilebilecek bir su. Kıyı boyu oteller ve salaş da olsa deniz kenarında güzel restoranları var. Yemekler hep çok güzel. Deniz ürünlerinin fiyatları burada biraz yüksek. Bu sabah İstanbul´dan hareket eden arkadaşlarımız ile mükemmel bir tesadüf sonucu aynı anda City otelin kapısında buluştuk. Rezervasyonumuz yoktu ama şans eseri 2 güzel oda bulduk. 4 kişilik stüdyo tipi aile odası, kahvaltı dahil 100 euro. Fiyat performans olarak mükemmel, konum olarak daha güzeli olamazdı. Çok beğendim oteli kesinlikle tavsiye ederim. İzmir´e benzerliği herkes tarafından dile getirilen Selanik´teki kıyı boyu da aynı İzmir kordon. Kordonda sıra sıra barlar, kafeler, bakımlı kızlar, erkekler, güzel kokteyller içiyorlardı. Krize rağmen tıklım tıklım dolu, çok hoş bir atmosfer vardı. İçinizi yaşama sevinci ve daha çok gezme isteği ile dolduran hayat dolu bir şehir. Şakir arkadaşımızın daha önceki Selanik tecrübeleri ışığında akşamüzeri hızlı bir kordon turu ardından çok şirin bir meydanda özenle seçilmiş şaraplar, özellikle soğuk Roze, eşliğinde bir Selanik akşamı yaşadık. Hep deniz mahsulleri yoğun siparişler verdiğimizden en çeşitli meze ve yunan yemeği tecrübesini bu akşam yaşadık. Biraz ondan biraz bundan. Yemek sonrasında hemen her yerde meyve ve karışık tatlı ikram ediyorlar. Bazen de dondurma. En lüks restoranda bile en kaliteli şarabı market fiyatına çok yakın fiyatta içebiliyorsunuz. Şakir´in tabiri ile `en güzel şarabınızı getirin´ diyebilme lüksünüz var Yunanistan´da. Devamı...