Raunkiaer sistemi, bitkinin zorlu iklim şartlarında hayatta kalabilmesine olanak tanıyacak veya tekrar canlanmasını sağlayacak kısımlarının bulunduğu konuma göre sınıflamaktadır. İlk kez 1904´te Danimarka Botanik Derneği´nde yapılan bir tartışmada dile getirilmiştir. Raunkiær, 1907 yılında sistem hakkında daha ayrıntılı bilgiler hazırlayarak bunu Danca dilinde yayınlamıştır. Raunkiær´in yaşam formu çalışması daha sonra çeşitli bilim insanları tarafından revize edilmiş ancak ana yapı her zaman aynı bırakılmıştır.
Fanerofitler (Phanerophyte): Sürgün tomurcukları havada, toprak seviyesinden oldukça yukarıdaki dallarında bulunan bitkilerdir. Bazı istisnalar dışında bunların tamamı ağaç, ağaççık ve çalılardır. Kozalaklı ve yaprak döken ağaç türlerinin çoğunluğu, eğrelti otu ve birçok palmiye ve sikas türü bu kategoriye girer. Sert hava koşullarının yarattığı etki yerden yükseklik arttıkça artar. Bu nedenle fanerofitler boylarına göre ayrıca sınıflandırıırlar. Buna göre:
Fanerofitler ayrıca tomurcuklarının pullu olup olmamasına ve türün yaprak dökmeyen veya yaprak döken olmasına göre de alt gruplara ayrılır.
Kamefitler (Chamaephyte): Sürgün tomurcukları toprak yüzeyine yakın, toprak yüzeyinden en çok 25 cm yüksekte bulunan uzun ömürlü odunsu bitkilerdir; alçak çalı veya yarı çalılar olarak tanımlanabilirler; tomurcuklar kışı bitki üzerinde, toprağa yakın seviyede uykuda geçirirler. Kemafitler özellikle stresli ortamlarda yaygındır; örneğin:
Hemikriptofitler (Hemicryptophyte): Tomurcukları ve gövdeleri toprak üzerinde bulunan, yılın soğuk mevsimlerinde toprak üstü organlarının büyük kısmı ölen ve soğuk mevsimleri toprak altında zarar görmeden geçiren bitkilerdir. Üç alt kategoriye ayrılır:
Kriptofitler (Cryptophyte): Kriptofit `gizli bitkiler´ anlamını taşır; bu bitkilerin filizleri alt tabakanın altında, örneğin toprakta, suda veya su altındaki topraktadır. Bu kategoride sınıflandırılan bitkiler yine filizlerinin bulunduğu yere göre alt sınıflara ayrılırlar.
Terofitler (Therophyte): Tek yıllık bitkilerdir. Tohum üretimi ardından bitki tamamen kurur; bir sonraki mevsim tohumlardan yeni bitkiler yeşerir. Başka bir deyişle mevsimden mevsime tohumlarıyla hayatta kalan ve varlığını sürdüren yıllık türlerdir (örneğin Brassica). Bu sınıfta `yenileme tomurcukları (embriyonik apikal meristemler)´ tohum kabuğu tarafından korunur. Bu kategoride sınıflandırılan bitkiler çöllerde, bozulmuş habitatlarda, bozkırlarda ve kısa vejetasyon dönemli diğer iklimlerde oldukça yaygındır.
Epifitler (Epiphyte): Gelişimini başka bir bitkinin yüzeyinde tamamlayan, nemini ve besinlerini havadan, yağmurdan, sudan veya çevresinde biriken döküntülerden alan bitki veya bitki benzeri bir organizmadır.Sadece fiziksel destek için diğer bitkiler üzerinde yetişmeleri ve konakçıyı olumsuz etkilememeleri nedeniyle parazitlerden farklıdır. Epifitler genellikle ılıman (birçok yosun, ciğerotu, liken, alg...) veya tropik bölgelerde yetişirler; nemli iklim koşullarının karakteristik topluluklarını oluştururlar. Epifitler başlangıçta fanerofitler içinde sınıflandırılmış, ancak toprakta yetişmedikleri, toprağın konumunun onları sınıflandırmada önemsiz kaldığı için ayrı bir sınıfa alınmışlardır.
Bir yaşam formunun baskın olması koşuluyla topluluklar, bitki örtüsü veya iklim bölgeleri, ortamdaki iklim koşullarını yansıtacak şekilde sınıflandırılabilir. Genel olarak tropik bölgelerde fanerofitik flora hakimdir; Alpler ve arktik iklimler kamefitik türlerin hakimiyetindedir ve ılıman bölgelerin çoğunun kompozisyonu hemikriptofitiktir. Kamefitlerin sayısı rakımla birlikte istikrarlı bir artış gösterir. Tüm yaşam formu sınıflarının her birindeki alt bölümleri kullanarak iklim bölgelerini sınıflandırmak da mümkündür; örneğin, tomurcuk pulları olmayan yaprak dökmeyen megafanerofitler tropik yağmur ormanlarında bol miktarda bulunur ve tomurcuk pullarına sahip yaprak döken nanofanerofitler tipik olarak çöllerde ve çalı bozkırlarında bulunur. Bununla birlikte, coğrafi bir bölge tek bir yaşam formuyla karakterize edilemez.
Kaynaklar: